Uzman isim yorumladı: Deprem haritaları güncellenmeli mi?

Uzman isim yorumladı: Deprem haritaları güncellenmeli mi?

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümünden Prof.Dr.Cenk Yaltırak, Habertürkün sorularını yanıtlayıp şunları kaydetti:

İTÜ öğretim üyeleri deprem bölgesindeki incelemelerine dayanan ön tespit raporunda "aktif fay hattı ile yüzey kırıklarının çakışmadığı" ifadesine yer verdi. MTA bölge için aktif fay haritasını İTÜ raporunun yayınlanmasından hemen sonra güncelledi. Öte yandan sadece DAF (Doğu Anadolu Fayı), KAF (Kuzey Marmara Fayı) ile ilgili de farklı haritalar ve görüşler mevcut. Türkiyenin deprem haritası ile ilgili fikir ayrılıkları insanların kafalarını karıştırıyor. Vatandaş kime inanacak?

-Halkın kafasının karışmasına gerek yok. Beyninde kanserli hücre bulunan bir hasta düşünün. Bu hastanın 3D beyin emarının çekilerek mikro cerrahi uygulanması mı daha makuldür yoksa eski yöntemlerle teşhis etmeye çalışarak müdahale etmek mi? Deprem haritalarıyla ilgili temel problem de budur. 20 yıl öncesinin teknik imkânlarıyla hazırlanan fay haritası bugünkü yerleşime uygunluk için baz alınamaz. Bu haritaların çözünürlüğü düşük olduğu için hassasiyeti çok az. Individual (tekil) riski ölçemiyor, ortalama riski ölçebiliyor ancak. Şöyle düşünelim aynı binada yaşayan apartman sakinlerinin hepsinden idrar ve kan tahlili alınıyor. Güncellenmemiş haritanın dayandığı zihniyet bu insanların hepsinin ortalamasını alıp aynı şeker ve tansiyon ilacını yazması gibi... Buradaki risk açık. Bu haritaların ivedilikle günümüz teknolojisindeki çözünürlükle yenilenmesi gerekiyor. Bugün ülkemizde bilinen 600 üzeri 10 kilometreden uzun diri fay var ve bunların hepsi deprem üretme potansiyeline sahip. Bunların bir kısmı araştırılmış, bir kısmı ise araştırılmaya devam ediyor. Mesela Kuzey Anadolu Fayı bulunan haritada Erzincan-Bolu arası deprem kırılan parçalar tehlike haritasından çıkarılmalı. Çünkü bu noktadaki tarihsel durum ve fay hattı ölçümlerine bakıldığında buradaki segmentler 100 yıldan fazla bir zamandır rahat.

6 Şubatta iki değil, aslında beş deprem yaşandı. Bu depremde anlaşıldı ki, büyük deprem olması için fayın çok uzun olması değil, birikiminin yeterli olması gerekiyor. Şu an için analiz ettiğimiz verilere göre 7,7 olarak açıklanan depremde üç deprem, ikinci deprem olarak açıklanan 7,6lık depremde ise iki depremin iç içe olduğunu anlıyoruz. 7,7 ya da 7,6, bu depremlerin ortaya çıkardığı enerjinin toplamıdır.

3D HARİTALADIK

-DAFı uydudan gelen sismik verilerle analiz edeceğiz ve bu konuda bir makale yayınlayacağız. Deprem sayılarının iki değil fazla olduğunu Fatih Bulut, İ.Ü.den Eşref Yalçınkaya ve İTÜden Tuncay Taymaz ekibi benzer zamanda ifade etti. Sizin fay haritanızın farkı nedir?

-Biz fay hatlarını 3D haritaladık ve yazdığımız kodlarla bölgesel etki alanını 100x100 m hassasiyetinde bulacak noktasal spektral ivme hesabı yapıyoruz. Amacımız harita yapmak değil insanların evlerini ne yapacaklarını bilebilecek bilgiyi üretmek. İlk önce daha önceden toplanmış dağınık verileri 3D teknolojisi içeren özel bir yazılımla üç boyutlu bir harita yapacak şekilde bir araya getirdik. Murat Şahin bunun için kodlar yazdı. Tarihsel depremlerin hasar alanları ve fay arasındaki ivme ilişkisine dayanan tarihsel bir deprem modeli ürettik. Bunun için 22 bin km sismik kesit, sayısal jeoloji haritaları ile işlenmiş Vs30 hız haritaları ile 3D teknolojisinden yararlandık. Yani ilk olarak Marmaradaki tüm segmentlerin streslerini, deprem büyüklüklerini modelledik ve bunlar ile sayısal ivme haritalarını oluşturduk.

"MARMARADA KIRILMA RİSKİ OLAN 4 FAY VAR"

Marmara Bölgesinden geçen tek bir fay yok, kırılma riski olan 4 fay var. Bu veriler Marmarada çizgi halinde bütün bir fay değil, birbirine kademeli (eşolon) faylar (Doğu Marmara, Orta Sırt, Kumburgaz ve Tekirdağ) olduğunu gösteriyor. Hazırladığımız fay haritasında Doğu Marmara segmenti de var ve dört ayrı fayın etki alanı farklı. Aslında harita yeni değil, 2001 senesinde hazırladım. 2000 yılında Prof. Dr. Ali Aksunun çağrısıyla Karadeniz, Marmara ve Ege Denizindeki deniz seviyesindeki değişiklikleri ölçmek amacıyla yaptığı çalışmada elde ettiği sismik kesit verilerinden yararlandım. Bu analizler 3390 km. bir veri alanını kapsıyor.

"KİMİN DAHA İLERİ TEKNİK KULLANDIĞINA BAKILIR"

Depremi izleyen çalışmalarda İstanbula gelen Fransız araştırma ekibi ve MTAnın Marmarada yaptığı 1690 km. veri ile analiz yaptı. Şimdi sürekli önceden belirledikleri tek fay görüşünü doğrulamaya çalışıyorlar. Düşünün bir dağ var, bu dağı gözleyen dört gözlemci var. Biri diyor ki ordu uzaktan geliyor, bir tanesi asker gücü büyük diyor, diğeri asker masker yok onlar maket diyor. En sonuncusu da bir ordu var ama öyle her yere aynı şekilde saldırmayacak, zannettiğiniz gibi batıdan değil doğu cephesinden saldıracak diyor. Biz neye göre karar vermeliyiz? Bu örnekte herkes uyduruyor olsa bile veriye bakılır, kimin daha geniş bir veri ve daha ileri bir teknik kullandığına bakılır bu noktada. Şu an aynı yapının farklı katlarının farklı şiddette sarsıldığını gösteren veriler dahi var.

"İBBNİN DEPREM YÖNETMELİĞİNDE BAZ ALDIĞI HARİTA EKSİK"

-Eğer ortada güncel olmayan bir harita varsa bina tespit raporu ve zemin etüdü yaptırmanın bir faydası var mıdır?

-İBBnin deprem yönetmeliği, bu ekibin hazırladığı tek çizgi fay haritasını baz alıyor. Bizim çalışma grubumuzun yaptığı veri analiziyle onlarınki bir olmadığı için bu senaryoların sonuçları, ivmeleri ve nüfus oranları da bir değil. Örneğin, 2014te tek faycıların bir haritası var. Bu haritada da dört fay var ama her nedense ikisi onlara göre aktif değil. İBBnin hala deprem yönetmeliğinde baz aldığı harita, eksik olduğu için kurumları da yanlış yönlendiriyor. Ortada bu hassasiyette bir çalışma varken bahsettiğimiz kişilerin neden karşı çıktıklarına gelince bence ortaya bir fikir attılar ve geri çekilemiyorlar. Ama alanın muktedirleri de olsalar, bu yöntemle ilerleyemezler. Çünkü burada kişisel olmayan bilimsel çabalarımızın ortadan kaldıracağı çıkar ilişkileri ve networklerin varlığı söz konusu.

"KENTLERİMİZ FAY DENETİMLİ OVALARA KURULMUŞ"

-Peki kullandığınızı söylediğiniz noktasal spectral ivme hesabını kullanan başka ülkeler yok mudur?

-Tabii var ama bu ülkeler bizden yerleşim kültürü olarak daha farklı. Mesela San Francisco fayının geçtiği 2000 kilometrenin sadece %5lik alanında yaşam var. Kent merkezlerinde sınırlı sayıda yerleşim var. Bizim kentlerimizse fay denetimli ovalar üzerine kurulmuş. Bunun için Amerikanın yaklaşımı ve matematiği bizimkinden farklı. Deprem için kendi tasarımımızı bulmalıyız diyorum.

-Bu konudaki teklifinizse Marmarada dörtlü fay segmentinin yayıldığı geniş bölgede ivmeye göre her binaya göre değişen deprem yükünü nokta atışı hesaplamak. Bu noktada iki sorum var. 3D yöntem kullansanız bile bu mümkün müdür ve eğer mümkünse bize yüzde yüz güvenebileceğimiz bir veri kaynağı sunar mı?

-Bu konuda çok ilerledik. Bilgisayar teknolojisi ve kodlarla birçok karmaşık problem çözdük. Bu teknik ulaşılabilecek bir güvenilirlikte, elbette teknik ilerlerse daha derin bir veriye de ulaşılabilir. Ama karşı çıkanların bu işleri nasıl yaptığımızı dahi gelip sormaması çok üzücü. İnsanlar kendi yapamadıklarını başkaları da yapamaz sanıyor. Bilim böyle ilerlemez. Bu soru şuna benzer; "3D boyutlu cihazlar ameliyat olmam için kullanılabilir veri oluşturur mu?" Şu an için oluşturur. Bunun üzerine halihazırda yayımlayacağımız bir bilimsel makale bulunuyor. Biz Silivri, Sisam, Elazığ depreminde de bilimsel gözlemlerimizi makale olarak yayınlayan bir ekibiz. Murat Şahinin doktora tezinin küçük bir kısmı Silivri depremi üzerinedir ve bu da erişilebilir veri kaynaklarından biridir. Merak eden açıp inceleyebilir. Ancak bilimsel yayın yapmak başka, bunu kamuya dönüşmesi başka bir iştir. Veri tabanının nitelikli çözünürlüğe sahip olabilmesi için bunu tasarlayabilen teknolojik altyapı yatırımının yapılması gerekir. Son söyleyeceğim bilimde imkânsız herkesin yapabileceği ile sınırlıdır. Bizim sınırlarımız bunların ilerisinde.

Kaynak: Haberturk

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kamudan Haber Haberleri