Deprem bölgelerindeki öğretmenler bugüne kadar çadırlarda kaldılar, okul açık olmasa bile AFAD yönetiminde çeşitli işlere koşturdular. Bayramdan sonra okulların açılmasıyla tempolu, daha düzenli bir çalışma içine girecekler. Barınma önemli sorun
Z. RUHSAR ŞENOĞLU
Deprem bölgelerinde bayram sonunda tüm okulların açılması için hazırlık yapılıyor. Bölgedeki illerin valilikleri tarafından alınan kararla, Milli Eğitim Müdürlükleri üzerinden öğretmenlere talimat gönderildi. 10 yaş altı çocuğu olan kadın personel, eş ve çocuğu deprem nedeniyle vefat edenler ve hamileler dışında kalan eğitim personeli, görevli oldukları okul hasarlı ve açılmayacak bile olsa bayram sonu, 24 Nisan günü işbaşı yapacak.
6 Şubat’tan sonra depremden etkilenen illerdeki kamu kurumlarında çalışan memurlar idari izinli sayılmış, hizmetin aksatılmaması koşuluyla da uzaktan, dönüşümlü çalışma gibi esnek çalışma yöntemlerine kapı açılmıştı. Bayramdan sonra kamu personeline idari izin hakkının ‘afetten etkilenme durumuna göre, gerekli tedbirler alınarak hizmetlerin aksatılmaması kaydıyla il valiliklerince değerlendirileceği’ belirtiliyor. Malatya Valiliği önceki gün “sağlık, güvenlik, acil çağrı gibi kritik görev alanları hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli, kronik rahatsızlığı olan, hamile, 3 yaş ve altı çocuğu olan kadın personel ikinci bir talimata kadar idari izinli sayılmış olup, haricindeki kamu görevlileri 2 Mayıs 2023 tarihinde göreve başlayacaklardır” bildiriminde bulundu.
Öğretmenlere işbaşı kararında, açılacak okul sayısını artırma amacının yanı sıra seçimin de etkili olduğu ifade ediliyor. Sandık görevlisi başkanı olarak atanmak üzere gereken memur sayısının bölgede yeterli olmadığına dikkat çekiliyor. Seçim öncesi yeni okullar açılmasa dahi öğretmenlerin görev mahallinde bulunmaları isteniyor.
‘BAYRAMDA GİDİP YERLEŞMEYE BAKACAĞIZ’
Bazı öğretmenler için talimatın sürpriz olduğu, şehir dışına çıkıp da bayram için memleketine dönenlerin barınma sorunuyla baş başa kaldıkları belirtiliyor.
Depremden hemen sonra İstanbul’a gelerek 7 yaşındaki çocuğunu bir okula yerleştiren bir öğretmen, çocuğunu alıp eşiyle birlikte geri döneceklerini söylüyor. Zira eşi de öğretmen ve o zorunlu olarak işbaşı yapacak, “O orada biz burada, nasıl yapacağız?” diyor. Bayram tatilini, memlekete dönüp barınma sorununu çözmek için kullanacaklar. 6 Mayıs’tan itibaren de tüm öğretmenlere işbaşı yaptırılacağı yönünde bir duyum almışlar. Şöyle konuşuyor: “Evimiz çok hasarlı değildi. Ama darmadağın bırakıp geldik. Gidip evin durumuna bakacağız. Oturulabilir durumdaysa, bayram tatilinde temizliğimizi yapıp eve yerleşmeyi planlıyoruz.”
KONTEYNER SAĞLANACAK MI?
Hasarlı okullarda eğitim öğretim başlatılırken, okul bahçelerine çadırlar kurulmuştu. Çadır sınıf açmak kolay. Ancak öğretmenlerin barınması, çözüm bekleyen önemli bir sorun.
Deprem bölgelerinde öğretmenler bugüne kadar çadırlarda kaldılar, okul açık olmasa bile AFAD yönetiminde çeşitli işlere koşturdular. Bayramdan sonra okulların açılmasıyla tempolu, daha düzenli bir çalışma içine girecekler. Temizlik, hijyen koşullarının yeterince sağlanamadığı, bağımsız çalışma mekanının söz konusu bile olmadığı çadırlarda yaşayacaklar. Bölgeden bir öğretmen “Hele bir de çoluk çocuk varsa, işler iyice zorlaşıyor.” diyor.
Öğretmenlere konteyner ya da kiremit evler sağlanması yönünde bir çalışma yapıldığı söyleniyor. Ancak somut bir bilgi yok. Konteynerler öncelikle evi tamamen yıkılanlara, sonra eşini veya çocuğunu kaybedenlere verildi, aile nüfusu sayısına göre de öncelik gösterilmişti.
Kalacak yeri olmayan öğretmenlere, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Kredi Yurtlar Kurumu yurtlarında kalmak isteyen varsa başvuru yapması yönünde çağrı yapıldı. Ancak her yerde KYK yurdu yok ve oralardaki boş kapasitenin yeterli olmayacağı ifade ediliyor. Aileler açısından ise uzun dönem yurtta kalmanın da oldukça zor olacağına dikkat çekiliyor.
Bu çok ciddi bir sorun. Gündeme aldığınız için teşekkür ediyoruz. Deprem anından itibaren öğretmen her türlü işe koşturuldu. Bunu Bakan da söylüyor. Ancak artık dayanacak gücümüz kalmadı. Ailelerimiz bölündü. Çocuklar başka yerlerde okula başladı. Şu şartlarda onlari olay yerine sürüklemek gerçekten işkence olacaktır. O travmayı atlatmadan yikilmamiş bile olsa harab olmuş eve o çocuklari sokmak imkansiz. Ya kalanlar ne yapsin deniyor. Kalanların tek derdi yaşam ihtiyaçlarının karşılanması.
Deprem bölgesinde şu anda acil ihtiyaç egitim değil. Zaten çadırkentlerde gönüllü öğretmenlerle oradaki çocuklar bir şekilde ihmal edilmemeye çalışılıyor. Ama tüm okullari açmak, konteynerler kurmak gereksiz bir çaba. Hala aylardır cadırda yasayan temel ihtiyaçlarını gideremeyen insanlar var. Konteynerler onlara tasis edilmeli. Eylülde evini onarabilen ögretmen dönecektir. Ayrılmak isteyenlere de şartsız tayin hakkı verilmelidir. Söylendigi gibi deprem bölgesi öğretmensiz kalmaz.
Öğretmen belirsizlik içinde bırakıldı. Şimdi de çalışmak istemiyorlar algısı yaratılıyor oysa sadece önümüzü görmek istiyoruz. Şartsız ildışı tayin hakkı verilmeyecekse eylüle kadar gönüllülerle süreç tamamlanmalı.Eylülde dönebilen dönecektir zaten. Seçim ve sınavlar gözetilerek eğitim içinmiş gibi gösterip öğretmeni zorla sahaya sürmek insanlık dışıdır.
Yalan söylüyorsun,depremin ilk gününden beri deprem bölgesinde öğretmenler boş. Ayrıca başta sağlık çalışanları olmak üzere birçok memur ilk gününden beri çalışıyor hiç birinin kalacak yer sorunu devet tarafından çõzülmedi. Bir eğitimci nin eğitim vermemek için bu kadar uğraşmasına şaşıyorum..yazıklar olsun!!!!!!!!!!
öğretmenler de depremzede bu koşullarda okul açmak o kadar ağır hasarlı binalatın arasında öğrencilerin gelip gitmesi ne kadat sağlıklı olacak…öğretmenler kendi çocuklarının nakillerini il doşına aldı ..aile parçalanacak herkes rezil oldu ,kira ödedik ,düzen zar zor sağlandı ve deprem bölgesinde öğrenciker devamsızlık yapacak
okul açılınca hayat normale mi dönecek ,öyleyse ilk gün açılsaydı….hayat hemen normale dönerdi.
Çadır lazım olanlar bildirsin diye form dolduruldu… Ses çıkmadı. Konteyner lazım mı diye form dolduruldu. Yine ses yok. Tek çıkan ses okul açıldı dendi okul hasarlıydı, kendi kendine mi düzeldi. Yıkılmayan binlerce apartman arasından okula nasıl gelecek. Okula gelecek her gün 20 liraları var mı. Deli sorular var kafada.
La sikik boş boş konuşup meslek kıskançlığı yapacağına siktir git sen calista görelim deprem bölgesinde
Senin derdin üzüm yemek değil bağcı dövmek.. Hem EĞİTİM diyorsun hem de eğitimi verecek insanlara YALANCI diyorsun.. YALANCILIKLA İTHAM VE İFTİRA ETTİĞİN ÖĞRETMENDEN ÇOCUĞUNA EĞİTİM VERMESİNİ BEKLEMEN ÇOK KOMİK VE TEZAT.. DERDİN NE ONU SÖYLE..
Bilmeden konuşma. Müdür ve müdür yardımcıları çadır görevi verdiler. Gönüllü öğretmenler çadırda ders verdi hatta il dışından öğretmen bile gitti.
Bu nasıl bir iş boş beleş maaş almak istiyolar halinize şükredin maaşınız var esnaf ne yapsın bu nasıl bı yüzsüzlük
Devletimiz 10 yaş derken bazı il valileri neden bu yaşı 3 yaşına kadar düşürüyor anlayamadim
Sana mı soracaktı bu insanlar boş beleş konuşma sende. Ağzı olan konuşuyor.
Bu durumların sizi ilgilendirdiğini düşünmüyorum. İşinize bakın bu kişiler sizinle aynı statü değil bunuda aklınızdan çıkarmayın. Öğretmende olabilirsiniz isterseniz yolları belli
Bende bu kadar duyarsız insanlara şaşıyorum deprem bölgesine gittim bizzat gördüm Allah sabır versin insanlara devler ne yaptı ogretmen nerede kalacak şehir hayalet şehir insankar kayiplarinami yansın yoksa sizin gibi cahil duyarsız arkadan kuyu kazan tipleremi siz ne tip insanlarsiniz
10 yaş altı cocuğu olan değil 3 yaş altı cocuğu olana ikinci bir Emre kadar izin verildi ki bu da çok uzun sürmeyecek
Diğer bütün kamu çalışanları çalışıyor öğretmen e gelince nerede kalacak tabi ek ders maaş yatıyor Bir tanesi dedimi biz bu ek ders leri haketmiyoruz şartsız tayinmis orada kalan öğrenciler ne olacak yazık çok yazık
depremzede öğretmen olarak yaşadığımız yıkım çok büyük şartsız il dışı tayin hakkı istiyoruz duyun sesimizi
ağzına sağlık aynen öyle
Geç kalınmış bir karar. En kısa sürede başlamalıydı. Ailesinden birini kaybetmemişse devlet memuru görevinin başında hizmet etmeye devam etmeli. Türkiye’nin dört bir yanından öğretmen gidiyor gönüllü olarak bende gittim. Her Zaman gideriz. Bazılarıysa kaçacak yer arıyor. ÇALIŞMAYANLARA maaş da verilmesin.. tıpış tıpış gelirler… Başka yerlerden gelip uzun süre gönüllü olarak çalışanlar bu durumu biraz sorguladığında biz burada çalışabilirken buranın gerçek öğretmenleri nerede diye soruyor…